Bir süredir düğünlere icabet etmek konusunda isteksizim. Bunda 40 yaşınna gelip de halen kendi düğünüme icabet edememiş olmam etkili olabilir. Bunun için bir sonra katılacağım düğünün kendi düğünüm olmasına karar vermiştim. Velev ki büyük konuşmamak lazımmış. Halen kendi düğünüme katılamadığım gibi aileyi temsilen 2013 yaz düğünlerine katılmaya başladım bile !
Kimsenin evliliğinde ya da saadetinde gözüm yok buna rağmen icabet ettiğim her düğün bende bir 'geç kalmışlık ' hissi uyandırıyor . Bunda kendilerini tebrik ettiğim genç çiftimizin ' Darısı senin de başına ABLA' demelerinin katkısını yadsıyamam. Abla ne ya? Daha 1 kere bile evlenememis bir ABLA olarak 6-7 kere evlenen Seda Sayan, Madonna bir de Yeşim Salkım' a çok içerliyorum doğrusu...
Dün gece katıldığım çok sade, çok güzel ve çok sevgi dolu düğünden ve işittigim; 'darısı senin de basıns lafından sonra içimden 'yiterrr bee ' diye bir nida attim ve de düğünlere katılmama kararı alarak bu gerçekten kaçamayacagımı idrak ettiğimden olsa gerek artık ciddi ciddi evlenmeye karar verdim. Kim derdi ki ' darısı senin de başına abla' cümlesi beni motive edecek ve evlenmeye karar vereceğim, hey gidi hey! Bundan ala mahalle baskısı mı olur?
İlk adım olarak kendimi evleniyor olarak hayal etmem lazımdı ve fakat ortada daha bir aday adayı bile yokken bu nasıl olacaktı? Önce adayı hayal etmek gerekiyordu lakin daha önce bu hayali kurmak konusunda yaptiığım 120 maddelik listeyi hatırlayanlar şu anda bile gülmekten kırılıyorlardır eminim. Her neyse listenin üstüne esmer, bal renkli gözlü, geniş omuzlu bir siluet yapıştırarak bu konuyu şimdilik hallediyorum.
Gittiğim düğünlerde gördüğüm kadarıyla gelin-damat ikilisi olarak ( bundan sonra kısaca GD olarak adlandırılacaktır.) konukların arasına çıkarken kendimize göre iyi-kötu bir anlamı olan bir çıkış parcası seçmek durumundayız, kimi durumlarda bunu müzikten sorumlu arkadaşlara bırakanlar oluyor ancak o zaman Kutsi'nin
' benimle evlenir misin' adlı şahane parcasıyla ortalarda arz-i endam etmek gibi bir risk oldugunu belirtmem gerekiyor. Naçizane bu anlamlı çıkış sarkısı için bestesi ve güftesi Leonard Cohen Efendi'ye ait olan
' Dance me to the end of love' i uygun buluyorum , tabi GD ikilisinden D'ye fikrini soramıyorum şu anda. Haha geçen sene gittiğim bir nikahta çıkış parcası olarak ' Bim bam bom , benim de artık bir sevdiğim var, hırsından çatlasin düşmanlar, artık benim de bir sevdiğim var.' şarkısını kendilerine uygun goren GD ' ye de buradan selam gönderiyorum . İşte bu çıkış parçası misafirlerin kalplerinde bir duygu fırtınası yaratacak şekilde gümbür gümbür çalarken GD olarak bizim görevimiz saadet içinde ortalarda arz-i endam etmektir. Tabi bu benim düğünüm olunca misafirlerin kalbinde olusacak duygu fırtınası : 'ayol geline bak, pisti kimselere bırakmadı seklinde olabilir. Yahut halen bekar olan arkadaslarda : ' bu bile evlendi ben hala evlenenemedim ' ya da ' güvendiğim son kale de yıkıldı , ben napıcam bundan sonra'şeklinde duygu fırtınaları olusabilir. Ben de geçtim bu yollardan bilirim hahaha. Oh Mondio ! Daha evlenmeden hayalimde ezmeye başladım bekarları, bunca yıllık yoldaşlarımı... Şımardım iki dakkada şu hayal aleminde bak !
Daha sonra GD' ye ozel hazirlanmis her tarafi tullerle kapli nikah masasi denen ve adina sarkilar yapilmis aslinda masaliktan cikmis o masaya dogru bir hareketlenme basliyor haliyle. Dort bir yani kusatmis sahitlerle evlenenler gordum. Misal iki kisi evleniyorsunuz ama 12 tane sahidiniz var , bu sahitlerin % 70'i de devlet buyukleri, adamlar o kadar is guc arasinda tesrif etmisler geri mi cevirecegiz hayret yani. Neyse arzuya gore sayilari artan ya da azalan , muhtemel en yakin arkadas veya saygi duyulan aile/devlet buyugu kontenjanindan secilen ortaya karisik sahitlerle herkesin hayatta bir kez yapmayi planladigi ama bunun her zaman gecerli olamadigi o seramoniye dogru gidilir.Bu sahitlik konusunda benim fena yaram var. O kadar arkadasim var biri bile sahidi olmami istemedi, esefle kiniyorum kendilerini ve daha da gelmem nikahiniza da diyemiyorum isin kotusu .. Bir kisim nikah memurunun ortama nese katmak icin belediye baskaninin ona verdigi yetkiye dayanarak yaptigi kotu esprilere zoraki de olsa gulme zamanidir artik.Bir tek T.C kimlik numarasinin sorulmadigi , nerde dogdun, anan kim, baban kim gibi seri sorularla sersemletilen GD'ye ozellikle artik taraflar nereliyse ordan buyuk alkis gelir. Memleketimizde hemserilik kavrami altin bir anahtardir ve halen pek cok gizli kapiyi acmaktadir. Ben bu arada muhtemelen D' nin ayagina hangi acidan bassam evde sozumu geciririm onun hesabini yapiyor olacagimdir :) Bu arada rica ederim D 'hayatim boyunca evet ' falan demesin zaten gecmisiz yolun yarisini nereye diyorsun o eveti? Nikah memuruna ' O kabul ediyorsa ben de ediyorum ' demeyi de dusunuyorum ama zaten nikah sonunda yeni evli ciftLERimize demesinden korktugum icin kafasini karistirmayayim diye de dusunuyorum.Nikah memuruna ciftin zaten cogul oldugunu ciftlerimize derken paralel evrendeki izdusumlerimizi mi kastettigini soramayacagima gore...Evetler denilip , sahitlik yapilip kari-koca ilan edilip nikah defteri genelde geline verildiginde vallahi iste o zaman 'bim bam bom hirsindan catlasin dusmanlar artik benim de bir sevdigim var ' ifadesiyle bakmazsam etrafa ne olayim:)) Fotograflarda da bu bakisi kullaniciim:))
Bu duygu dolu anlardan sonra ortaya cok katli, imar yasasina aykiri strafor bir pasta gelir. Kimi dugunlerde pastanin orjinali gelirken dugun salonu dugunlerinde strafor pasta gelir.Nedenini anlamakta zorlansam da kesmek amaciyla bir kilic getirilir ve sahte pasta torenle kesiliyormus gibi yapilip onceden kesilip hazirlanmis olarak tabakta bekleyen pastalari GD caprazlama olarak birbirlerine yedirir.
Vallahi bu kadar ayrintidan bunaldim, hafakanlar basti.Bir de dugunde ne calinacak kim nasil oynayacak kismi var.Gerci ben baskalarinin dugun videolarinda surekli bir sekilde kadrajda ve sanki en cok oynayan kisiymis gibi bir intiba birakiyorum vallahi tesaduf :) bilemem ki kendi dugunumde ne yaparim? Gencken kendi dugunumde en fazla ben oynayacagim derdim ancak simdi buna enerjim kalmadi , uykum gelmeden su dugunu tamamlayaydim iyiydi :) Gene de kizlarla karadeniz yoresinden ozel bir gosteri yapsak diyorum da o sarsintiya bunye dayanir mi onu bilmiyorum.
Bir de taki toreni var , en sevdigim. Kim kime ne taktiysa hesabi tutulup ( Kusadasi Grubu bu soylediklerimi duymasin) sonra gurbete gitmis bir asik gibi geri donmesi beklenen...Altin bu kadar pahalanmayanda evleneydim iyiydi diye dusunmeden de edemiyorum..Yahu zaten o takilar dugun masrafina gidiyordu galiba. Ufff bunaldim bosver bunlari..Vazgectim ben dugunden mugunden...
Ben en iyisi mi tutayim sevdicegimin elinden kacirayim onu konsoloslukta falan evleneyim , ugrasamam bu kadar detayla...Takilari eve geliince takarsiniz artik :)))
' benimle evlenir misin' adlı şahane parcasıyla ortalarda arz-i endam etmek gibi bir risk oldugunu belirtmem gerekiyor. Naçizane bu anlamlı çıkış sarkısı için bestesi ve güftesi Leonard Cohen Efendi'ye ait olan
' Dance me to the end of love' i uygun buluyorum , tabi GD ikilisinden D'ye fikrini soramıyorum şu anda. Haha geçen sene gittiğim bir nikahta çıkış parcası olarak ' Bim bam bom , benim de artık bir sevdiğim var, hırsından çatlasin düşmanlar, artık benim de bir sevdiğim var.' şarkısını kendilerine uygun goren GD ' ye de buradan selam gönderiyorum . İşte bu çıkış parçası misafirlerin kalplerinde bir duygu fırtınası yaratacak şekilde gümbür gümbür çalarken GD olarak bizim görevimiz saadet içinde ortalarda arz-i endam etmektir. Tabi bu benim düğünüm olunca misafirlerin kalbinde olusacak duygu fırtınası : 'ayol geline bak, pisti kimselere bırakmadı seklinde olabilir. Yahut halen bekar olan arkadaslarda : ' bu bile evlendi ben hala evlenenemedim ' ya da ' güvendiğim son kale de yıkıldı , ben napıcam bundan sonra'şeklinde duygu fırtınaları olusabilir. Ben de geçtim bu yollardan bilirim hahaha. Oh Mondio ! Daha evlenmeden hayalimde ezmeye başladım bekarları, bunca yıllık yoldaşlarımı... Şımardım iki dakkada şu hayal aleminde bak !
Daha sonra GD' ye ozel hazirlanmis her tarafi tullerle kapli nikah masasi denen ve adina sarkilar yapilmis aslinda masaliktan cikmis o masaya dogru bir hareketlenme basliyor haliyle. Dort bir yani kusatmis sahitlerle evlenenler gordum. Misal iki kisi evleniyorsunuz ama 12 tane sahidiniz var , bu sahitlerin % 70'i de devlet buyukleri, adamlar o kadar is guc arasinda tesrif etmisler geri mi cevirecegiz hayret yani. Neyse arzuya gore sayilari artan ya da azalan , muhtemel en yakin arkadas veya saygi duyulan aile/devlet buyugu kontenjanindan secilen ortaya karisik sahitlerle herkesin hayatta bir kez yapmayi planladigi ama bunun her zaman gecerli olamadigi o seramoniye dogru gidilir.Bu sahitlik konusunda benim fena yaram var. O kadar arkadasim var biri bile sahidi olmami istemedi, esefle kiniyorum kendilerini ve daha da gelmem nikahiniza da diyemiyorum isin kotusu .. Bir kisim nikah memurunun ortama nese katmak icin belediye baskaninin ona verdigi yetkiye dayanarak yaptigi kotu esprilere zoraki de olsa gulme zamanidir artik.Bir tek T.C kimlik numarasinin sorulmadigi , nerde dogdun, anan kim, baban kim gibi seri sorularla sersemletilen GD'ye ozellikle artik taraflar nereliyse ordan buyuk alkis gelir. Memleketimizde hemserilik kavrami altin bir anahtardir ve halen pek cok gizli kapiyi acmaktadir. Ben bu arada muhtemelen D' nin ayagina hangi acidan bassam evde sozumu geciririm onun hesabini yapiyor olacagimdir :) Bu arada rica ederim D 'hayatim boyunca evet ' falan demesin zaten gecmisiz yolun yarisini nereye diyorsun o eveti? Nikah memuruna ' O kabul ediyorsa ben de ediyorum ' demeyi de dusunuyorum ama zaten nikah sonunda yeni evli ciftLERimize demesinden korktugum icin kafasini karistirmayayim diye de dusunuyorum.Nikah memuruna ciftin zaten cogul oldugunu ciftlerimize derken paralel evrendeki izdusumlerimizi mi kastettigini soramayacagima gore...Evetler denilip , sahitlik yapilip kari-koca ilan edilip nikah defteri genelde geline verildiginde vallahi iste o zaman 'bim bam bom hirsindan catlasin dusmanlar artik benim de bir sevdigim var ' ifadesiyle bakmazsam etrafa ne olayim:)) Fotograflarda da bu bakisi kullaniciim:))
Bu duygu dolu anlardan sonra ortaya cok katli, imar yasasina aykiri strafor bir pasta gelir. Kimi dugunlerde pastanin orjinali gelirken dugun salonu dugunlerinde strafor pasta gelir.Nedenini anlamakta zorlansam da kesmek amaciyla bir kilic getirilir ve sahte pasta torenle kesiliyormus gibi yapilip onceden kesilip hazirlanmis olarak tabakta bekleyen pastalari GD caprazlama olarak birbirlerine yedirir.
Vallahi bu kadar ayrintidan bunaldim, hafakanlar basti.Bir de dugunde ne calinacak kim nasil oynayacak kismi var.Gerci ben baskalarinin dugun videolarinda surekli bir sekilde kadrajda ve sanki en cok oynayan kisiymis gibi bir intiba birakiyorum vallahi tesaduf :) bilemem ki kendi dugunumde ne yaparim? Gencken kendi dugunumde en fazla ben oynayacagim derdim ancak simdi buna enerjim kalmadi , uykum gelmeden su dugunu tamamlayaydim iyiydi :) Gene de kizlarla karadeniz yoresinden ozel bir gosteri yapsak diyorum da o sarsintiya bunye dayanir mi onu bilmiyorum.
Bir de taki toreni var , en sevdigim. Kim kime ne taktiysa hesabi tutulup ( Kusadasi Grubu bu soylediklerimi duymasin) sonra gurbete gitmis bir asik gibi geri donmesi beklenen...Altin bu kadar pahalanmayanda evleneydim iyiydi diye dusunmeden de edemiyorum..Yahu zaten o takilar dugun masrafina gidiyordu galiba. Ufff bunaldim bosver bunlari..Vazgectim ben dugunden mugunden...
Ben en iyisi mi tutayim sevdicegimin elinden kacirayim onu konsoloslukta falan evleneyim , ugrasamam bu kadar detayla...Takilari eve geliince takarsiniz artik :)))
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder